>> Randevu Almak için Buraya Tıklayınız!
































































11 Ocak 2013 Cuma

Çocuğum Neden Olmuyor? Çocuğum Olur mu?

Çocuğum neden olmuyor? Çocuk istiyorum...Herkesin olduğu gibi benimde çocuğum olsun diyenler kadar can acıtıcı bir duyum olamaz...gerçekten evlilikte belli birsüreden sonra eşleri birbirine bağlayan tek sey çocuk oluyor...

Çocuk olmaması, bazıları için en büyük sıkıntı ve problemlerinin başında geliyor. Aile huzursuzluğundan tutun boşanmalara kadar gidiyor. Kusur bazen kadında bazen de erkekte olur. Bazen her ikisinde de olabilir.

Çocuk olmamasının sebeplerinin başında daha çocukken geçirilen hastalıklar, psikolojik rahatsızlıklar, yanlış ve zararlı beslenme, aşırı sıcağa soğuğa dikkat etmeme yüzünden bedende meydana gelen tıbbi arızalar gelir. Çocuğu olmayan eşler bu arızaya çok büyük ihtimalle daha çocukluklarında, gençliklerinde yakalanmışlardır.

Bir kısmı da yanlış beslenme yüzünden yakalanmış olabilir. Çünkü hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(Gelin, ilk hafta yoğurt, ayran, sirke, turşu ve ekşi yememelidir! Bunlar çocuk olmasına engel olabilir. Sirke yiyen kadının hayz görmesi zahmetli olur ve hayzı düzensiz olur. Ekşi elma yemek hayz kanını keser. Bu da başka bir hastalık meydana getirir.)

Bir kısmı da, evliliğin başında, birkaç sene çocuğumuz olmasın diye aldıkları yanlış tedbirlerle, sonraki senelerde çocuklarının olmamasına zemin hazırlarlar.

Çocuk olmama sebepleri iyi araştırılmalı. Şuna da inanılmalı ki, tıp çok ilerlediği halde hâlâ eksiklikleri vardır. Yanlış tedavilerin ve bilinçsizce kullanılan ilaçların zararları çoktur. Tedavide çok hassas olunmalı, gelişigüzel ilaç kullanılmamalı. Hele kocakarı ilaçlarını ehil bir doktora sormadan kullanmamalı.


Kadına ait infertilite nedenleri:

Tüplere ait nedenler
Hamilelik oluşabilmesi için spermlerin (erkek hücresi) rahim ağzı ve rahim içini geçerek tüplerden yumurtaya ulaşması gerekmektedir. Bu nedenle tüplerin açıklığını ve görevlerini yerine getirme yeteneğine sahip olup olmadığı gösterilmelidir. İnfertilite nedenlerinin yaklaşık %35 ini tüplere ait bozukluklar oluşturmaktadır. İlaçlı rahim filmi (HSG) tüplerdeki tıkanıklığı ve oluşmuş hasarı gösterebilir. HSG filminde bir bozukluk varsa tanı amaçlı laparoskopi önerilebilir. Tüpler kapalı, hasar görmüş veya yapışık bulunursa cerrahi olarak düzeltilebilir. Ancak ameliyat ile sonuç alınamayacağı düşünülüyor ise tüp bebek yöntemi tedavide en iyi alternatiftir.

Yumurtlama problemleri
Düzensiz ve anormal yumurtlama, kısırlığı oluşturan nedenlerin ortalama %5-25 ini oluşturur. Normal koşullarda her ay yumurtalıklardaki yumurtalardan bir tanesi gelişip büyüyerek çatlar ve yumurtlama (ovulasyon) meydana gelir. Yumurtlamanın olmaması âdet düzensizlikleri ve infertilitenin en önemli nedenidir. Bir bayanda yumurtlamanın olmadığı ya da âdet görse bile ovulasyonsuz seyrettiğini gösterebilmek için bir takım testler yapılır.Yumurtalıkların rezervi ve ilaç uyarısına verecekleri cevap âdetin 2. veya 3. günü yapılacak hormon testleri ve ultrasonografik görüntü ile tespit edilebilir. Yumurtlama olmadığı tespit edilirse ilaç tedavisi ile yumurtlama sağlanabilir.

- Rahim kaynaklı problemler
- Karın iç zarı ile ilgili problemler (Endometriozis)


Genellikle yumurtlama âdetin ortalarına rastlar. Eşlerin bu dönemlerde bir arada olmaları döllenmenin şansını artırır. [Yani, kadınlarda iki âdet arasındaki temizlik süresinin ortasında yumurtlama olur. Bu günlerde eşler birada olursa çocuk olma ihtimali yükselir. Mesela temizlik günü 14 gün ise 6-8. günler arasında yumurtlama şansı yüksek demektir.]

Yaş faktörü
Normal şartlarda korunmayan bir çift için evliliğin birinci yılında hamile kalma şansı %85’tir. İkinci yılında, birinci yıl gebe kalamayan %15 oranındaki kadınların %10’u da ikinci yıl gebe kalır. [İkinci yıldan sonra gebe kalınmazsa, eşlerin kısırlık tedavisi görmeleri gerekir.] İlerleyen yıllarda bu oran giderek düşer. Kadınlarda yaş ilerledikçe gebelik şansı da giderek azalır, 40 yaş ve üzerinde gebe kalma oranı %10’un altına düşer. Yumurtalar gelişse ve ovulasyon meydana gelse de, yumurtaların kolayca döllenebilmesi oldukça güçtür.

Açıklanamayan (izah edilemeyen) infertilite
Ancak bazen çiftlere yapılan tüm testler normal bulunmaktadır. Bu durumda açıklanamayan yani izah edilmemiş infertiliteden bahsedilir. Öncelikle aşılama tedavisi denenir. Aşılama tedavileri başarısız olduğunda infertilite sebepleri yeniden değerlendirilerek tüp bebek gibi diğer yardımcı üreme teknikleri uygulanabilir.

Erkeğin değerlendirilmesi

Erkeklerin muayenesi gerektiğinde üroloji uzmanı tarafından yapılmaktadır. Öncelikle yapılması gereken semen analizidir. Ardından gerekiyorsa hormon tetkikleri, mikrobiyolojik ve serolojik testler, ultrasonografi yapılabilir. Erkek infertilitesi tedavisinde son yıllarda uygulanan teknikler ile hızlı bir ilerleme kaydedilmiştir. Özellikle mikroenjeksiyon tekniği, daha önceden tedavi edilmeyen erkeğe ait birçok infertilite faktörüne çözüm getirmiştir.

Erkeğe ait infertilite nedenleri:
- Hormonal bozukluklar
- Genetik bozukluklar
- Sebebi bilinmeyen
- Varikosel
- Kriptorşidizm (inmemiş testis)
- Sperm taşıyıcı kanallara ve organlara ait nedenler
- İmminolojik (bağışık sistemine ait) nedenler
- Kullanılan ilaçlar, aşırı sıcak ortam, sistemik hastalıklar

Teknolojideki tüm ilerlemeler sayesinde, üreme tedavisinde elde edilen inanılmaz gelişmeler çocuk sahibi olamayan çiftlere yeni umutlar sunmaktadır.

Yapılan tetkik ve tedaviler sonucunda ilaç tedavisi yetersiz kalacak olursa tüp bebek ve mikroenjeksiyon metotları ile çocuk sahibi olunabilir. Bu iş ile ilgili olarak güvenilir hastanelerin tüp bebek merkezlerine müracaat edilebilir. Türkiye Hastanesi’nde de bu işlemleri yapacak kadro bulunmaktadır.

Yukarıda yazılan rahatsızlıklara yakalanmamak için:
Kız çocuklarını dünyaya geldikleri andan itibaren üşütmemeli, alt temizliğine dikkat etmeli. Altı ıslak bırakılmamalı. 6 ayda bir idrar tahlili yapılmalı. En ufak bir akıntıda, idrar kaçırmada, idrar yanmasında hekime gitmeli.

Çocukluk çağında geçirilen kabakulakta eğer hastalık testisleri, kızlarda yumurtalıkları tutmuş ise üreme hücrelerini tahrip ederek kısırlığa yol açabilir. Bu hastalıktan korunmak için kabakulak aşısı yapılmalıdır. Eğer kız çocukları genital bölge tüberküloz hastalığına yakalanmış ise tüplerde tıkanma yapabilir. Rahimde yapışıklıklar yaparak çocuk olmasına engel olabilir. Mantar hastalıkları da akıntı, spermde tahribat yapabilir. Üreme organlarındaki en ufak şikayette hekime gitmek iyi olur.

Çocukluktan itibaren dikkat edilecek hususlar (Kızlar için)1- Bebeklik döneminden itibaren üşütmeyecek.
2- Dondurma, soğuk meşrubat, kola gibi soğuk şeyler yiyip içmeyecek.
3- Kabakulak, kızamıkcık, kızamık, verem aşıları yapılacak.
4- Alkol, sigara içilmeyecek.
5- Banyo yapılırken üşütülmeyecek. Özellikle özür halinde iken denize girip üşütülmeyecek.
6- Acılı baharatlı gıdalardan fazla yemeyecek. Kışın üşütmeyecek, özellikle yumurtalıklar korunacak.
7- Ateşli hastalıklarda mutlaka hekime gidecek.
8- Evli gençler birbirini kırmayacak, üzmeyecek. Beslenmesine dikkat edecek. Hastalıklardan korunacak.

Çocukluktan itibaren dikkat edilecek hususlar (Erkekler için)1- Kabakulak, kızamıkcık, kızamık, verem aşıları yapılacak.
2- Alkol, sigara içilmeyecek. [Bunlar bazı erkeklerde iktidarsızlık sebebidir.]
3- Erken yatıp erken kalkılacak.
4- Acılı baharatlı gıdalardan fazla yemeyecek. Kışın üşütmeyecek.
5- Testisler darbelere karşı korunacak. Ateşli hastalıklarda mutlaka hekime gidilecek. Sünnet dikkatli yapılacak.
6- Evli gençler birbirini kırmayacak, üzmeyecek. Beslenmesine dikkat edecek. Hastalıklardan korunacak.

Evliliğin ilk yıllarında
Evliliğin ilk yıllarında bilinçsizce yapılan doğum kontrolleri ileride çocuk olması üzerinde zararlı olabilir. Rahim içi araçları steril konulmazsa iltihaplanmaya, yabancı cisim reaksiyonuna yol açabilir. Doğum kontrol hapları hormonal dengeyi etkileyebilir. Yeni evlilerin hemen doğum kontrolü uygulamaması iyi olur.

Aşırı üzüntü, stres, sinir sistemini bozar
Stres hem hormon dengesini bozar hem de eşler arasındaki cinsel hayatı etkiler. Eşler tam boşalamaz, zevk almaz, temaslar işkence halini alır. Bu durumda hem yumurtlama hem de sperm yapımı etkilenir. Stresin etkisi ile erken boşalma olabilir. Yine stresten dolayı uterus hareketleri artar ve yumurtayı atabilir. Erken boşalmaya bağlı yeterli sayıda sperm rahime gitmeyebilir. Onun için eşlerin stressiz, sıkıntısız, sakin ortamlarda ve istekli oldukları zamanda birlikte olmaları gerekir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder